Edirne Evde Masaj

Gerçekten bu şekilde bir kanıt var mı?” Harry yine gözlerini açtı. “Önce bana karının nerede Edirne Evde Masaj olduğunu söylemelisin, Wilhelm.” Wilhelm gülerek elini kalbine götürdü. “O burada.” “Gevezelik yapmayı kes, ” dedi Harry. “Eğer Pygmalion, hiç karşılaşmadığı kadının heykeli Galatea’yı sevebildiyse, ben neden karımın heykelini sevemeyecekmişim ki?” “Ne söylediğini anlamıyorum, Wilhelm.” “idrak etmek zorunda da değilsin, Harry. Başkalarının bunu anlamasını falan da beklemiyorum aslına bakarsan.”

Takip eden sessizlikte Harry alt kattaki duşun hız kesmeden akmaya devam ettiğini duyabiliyordu. Denetimünü kaybetmeden karısının cesedini bu daireden dışarıya çıkarmayı iyi mi başarmıştı? “Benim hatam heykeli tekrar hayata döndürmenin mümkün olduğunu sanmaktı. Ama bunu meydana getirecek kişi bir türlü idrak etmek istemedi. Bu illüzyon dediğimiz şey gerçeklerden daha güçlü.”

Edirne Evde Masaj

“Şimdi kimden bahsediyorsun?” “Diğerinden. Yaşayan Galatea, doğrusu yeni Lisbeth. Paniğe kapıldı ve hemen hemen her şeyi mahvedecekti. Artık heykelle yaşamakla yetinmekten başka yapabileceğim bir şey yok. Fakat zararı yok.” Harry bir şeylerin yolda olduğunu hissedebiliyordu. Soğuk bir şeydi ve midesinden geliyordu. “yaşamında bir heykele dokundun mu hiç, Harry? Ölü bir insanın tenine dokunmanın nasıl bir şey bulunduğunu bilemezsin. Sıcak değildir, ama hakkaten soğuk da değildir.” Wilhelm eliyle yatağı okşuyordu. Harry ise midesine sanki buzlu su enjekte edilmiş benzer biçimde içinin üşüdüğünü hissediyordu. Konuşmaya çalışırken kelimeler

boğazcaında düğümleniyordu: “Her şeyin sona erdiğinin farkındasın, değil mi?” Wilhelm yatağa uzandı. “niçin bu şekilde düşünecekmişim ki? Ben sadece hikayeler anlatmayı seven biriyim ve sana da bir öykü anlattım. Hepsi bu kadar. Aslabir şey kanıtlayamazsın.” Komodinin üzerinden bir şey almak için uzandı. Bir an için parlayan metalin ışıltısı Harry’nin gerilmesine yol açtı. Wilhelm’in uzanıp aldığı şey bir kol saatiydi. “Saat çok geç, Harry. Ziyaret saati sonlandı. O duştan çıkmadan gitmende bir problem yok.”

Harry yerinden kımıldamadı. “Katili bulmak bana verdirdiğin sözün sadece yarısıydı, Wilhelm. öteki yarısı onu cezalandırmamla ilgiliydi hatırlarsan. Hem de ağır bir cezayla. Bana kalırsa bu konuda ciddiydin, Wilhelm. Bir yanın yapmış oldukların için cezalandırılmak istiyor, yanılıyor muyum?” “Freud’un son kullanma süresi doldu, Harry. Aynen ziyaretin şeklinde.” “Peki, önce bulduğum kanıtı sezmek istemiyor musun?” Wilhelm kızgın bir halde omuzlarını silkti. “